Merhaba minik İngilizce maceraperestleri! Bugün İngilizcede bir şeyleri karşılaştırmayı öğreneceğiz. Yani, bir elmanın bir çilekten daha büyük olup olmadığını veya bir kedinin bir köpekten daha sevimli olup olmadığını nasıl söyleyeceğimizi keşfedeceğiz. Hazır mıyız? Süper!
Karşılaştırma, iki veya daha fazla şeyi benzerliklerine veya farklılıklarına göre kıyaslamak demektir. Örneğin, "Benim kalemim senin kaleminden daha uzun." dediğimizde kalemlerimizi karşılaştırıyoruz.
İngilizcede karşılaştırma yapmak için bazı kurallarımız var. Bunları öğrenince işimiz çok kolaylaşacak!
Çoğu tek heceli sıfata "-er" ekleyerek karşılaştırma yaparız. Unutmayın, bu sadece tek heceli sıfatlar için geçerli!
Örnek Cümleler:
My dog is taller than your cat. (Benim köpeğim senin kedinden daha uzun.)
This book is shorter than that one. (Bu kitap o kitaptan daha kısa.)
İki veya daha fazla heceli sıfatlar için "-er" eklemek yerine "more" kelimesini kullanırız.
Örnek Cümleler:
A rose is more beautiful than a daisy. (Bir gül bir papatyadan daha güzeldir.)
This movie is more interesting than the last one. (Bu film geçen filmden daha ilginç.)
Karşılaştırma yaparken genellikle "than" kelimesini kullanırız. "Than" kelimesi "-den, -dan" anlamına gelir.
Örnek: My house is bigger than yours. (Benim evim seninkinden daha büyük.)
Her zaman olduğu gibi, İngilizcede bazı istisnalar var. Bazı sıfatlar kurallara uymaz ve farklı şekillerde karşılaştırılır.
Örnek Cümleler:
My English is better than yours. (Benim İngilizcem seninkinden daha iyi.)
The weather today is worse than yesterday. (Bugünkü hava dünkünden daha kötü.)
Süperlatifler, bir şeyin bir gruptaki en iyi, en kötü, en büyük vb. olduğunu belirtmek için kullanılır. Yani, "en" dediğimizde süperlatifleri kullanırız.
Çoğu tek heceli sıfata "-est" ekleyerek süperlatif yaparız.
Örnek Cümleler:
He is the tallest boy in the class. (O sınıftaki en uzun çocuk.)
This is the shortest way to the park. (Burası parka giden en kısa yol.)
İki veya daha fazla heceli sıfatlar için "-est" eklemek yerine "most" kelimesini kullanırız.
Örnek Cümleler:
She is the most beautiful girl in the school. (O okuldaki en güzel kız.)
This is the most interesting book I have ever read. (Bu okuduğum en ilginç kitap.)
Süperlatiflerde genellikle "the" kelimesini kullanırız. Çünkü bir şeyin benzersiz olduğunu ve bir gruptaki en iyi olduğunu belirtiriz.
Örnek: This is the biggest apple I have ever seen. (Bu gördüğüm en büyük elma.)
Artık İngilizcede karşılaştırma ve süperlatif yapmayı biliyorsun! Bol bol pratik yaparak bu konuda daha da iyi olabilirsin. Unutma, pratik yapmak mükemmelleştirir!