Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) hayatında namaz ibadeti, en önemli ve merkezi yerlerden birini tutar. O, Allah'ın en sevgili kulu olmasına rağmen, gece gündüz demeden namaz kılarak bize örnek olmuştur.
Namaz, İslam'ın beş temel şartından biridir ve dinin direği olarak kabul edilir. Hz. Muhammed (sav), namazı gözümün nuru olarak nitelendirmiş ve müminlerin miracı olduğunu söylemiştir. Bu, namazın Allah ile bir buluşma, bir konuşma anı olduğunu gösterir.
Peygamberimiz, hayatının en zor anlarında bile namazı bırakmamıştır. Örneğin, Hicret yolculuğu sırasında, Sevr Mağarası'nda bile namazını kılmıştır. Ayrıca savaş zamanlarında dahi "korku namazı" (salâtü'l-havf) şeklinde nasıl kılınacağını öğretmiştir. Bu, onun için namazın ne kadar vazgeçilmez olduğunu gösterir.
Peygamber Efendimiz, vefatına yakın bir zamanda yüz bini aşkın Müslümana yaptığı Veda Hutbesi'nde, "Sizi bir emanet bırakıyorum. Ona sımsıkı sarıldıkça asla yolunuzu şaşırmazsınız: Allah'ın Kitabı ve Peygamberinin Sünneti" demiştir. Onun sünnetinin en önemli parçalarından biri de nasıl namaz kıldığıdır.
Peygamberimizin hayatına baktığımızda, namazın sadece bir kural değil, bir yaşam biçimi olduğunu görürüz. O'nun gibi olmak ve O'nu sevdiğimizi göstermek için, namazlarımızı vaktinde, O'nun kıldığı gibi huşu içinde kılmaya çalışmalıyız.
Soru 1: Hz. Muhammed (sav), bir hadis-i şerifinde "Namaz dinin direğidir." buyurmuştur. Bu benzetmeden yola çıkarak aşağıdaki yorumlardan hangisine ulaşılabilir?
a) Namaz, sadece belirli zamanlarda kılınan bir ibadettir.
b) Namaz, İslam dinini ayakta tutan en önemli ibadetlerden biridir.
c) Namaz, diğer tüm ibadetlerden daha kolaydır.
d) Namaz, sadece büyükler için farz kılınmıştır.
Cevap: b) Namaz, İslam dinini ayakta tutan en önemli ibadetlerden biridir.
Çözüm: Bir binanın ayakta durması nasıl direklerle mümkünse, İslam dininin sağlam bir şekilde yaşanması da namaz gibi temel ibadetlerle mümkündür. Bu benzetme, namazın dinimizdeki merkezi ve vazgeçilmez rolünü vurgulamaktadır.
Soru 2: Hz. Muhammed (sav), savaş zamanlarında dahi namazı asla terk etmemiş, hatta "Korku Namazı" olarak bilinen bir şekilde cemaatle nasıl kılınabileceğini Müslümanlara öğretmiştir. Bu durum, aşağıdakilerden öncelikle hangisini gösterir?
a) Namazın, her koşulda yerine getirilmesi gereken bir ibadet olduğunu.
b) Savaşların, ibadetleri engelleyici bir durum olduğunu.
c) Namazın, sadece güvenli ortamlarda kılınabileceğini.
d) Peygamberimizin savaşmayı çok sevdiğini.
Cevap: a) Namazın, her koşulda yerine getirilmesi gereken bir ibadet olduğunu.
Çözüm: Peygamber Efendimizin hayatındaki bu uygulama, namazın önemini ve hiçbir mazeretin onu terk etmek için yeterli olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. O, en zor şartlarda bile Allah'a olan kulluk görevini aksatmamıştır.
Soru 3: Peygamber Efendimiz, bir günlük işlerle meşgul olurken ezan okunmuş ve "Haydin namaza, haydin kurtuluşa!" çağrısı yapılmıştır. Bunun üzerine işini hemen bırakıp mescide yönelen Hz. Muhammed (sav), ashabına ne söylemiştir?
a) "İşimiz bitince namaz kılalım."
b) "Namazı vaktinde kılmak, Allah'ın en çok sevdiği ameldir."
c) "Dünyalık işler, ibadetten daha önemlidir."
d) "Ezanı duymazdan gelelim."
Cevap: b) "Namazı vaktinde kılmak, Allah'ın en çok sevdiği ameldir."
Çözüm: Peygamberimizin bu davranışı ve sözü, namaz vakitlerine gösterilmesi gereken önemi ve onun vaktinde kılınmasının ne kadar değerli olduğunu öğretmektedir. Dünyevi işler, Allah'a kulluk görevinin önüne geçmemelidir.
Soru 4: Veda Haccı'nda hasta olmasına rağmen Hz. Muhammed (sav) namazı ayakta kılmaya çalışmış, ancak gücü yetmeyince oturarak kıldırmıştır. Cemaate de "Namazı ayakta kılmaya gücü yeten ayakta kılsın, gücü yetmeyen benim gibi oturarak kılsın." demiştir. Bu olay, onun hangi özelliğini ön plana çıkarır?
a) Sava