Kur'an-ı Kerim'in en kısa ve en veciz surelerinden biri olan Fil Suresi, aslında büyük bir tarihi olaya işaret eder. Mekke'yi ve Kâbe'yi yıkmaya gelen bir ordunun, beklenmedik bir şekilde nasıl helak edildiğini anlatan bu sure, hem inanç tarihi hem de edebi açıdan son derece önemlidir. Gelin, bu kısa ama çarpıcı surenin arka planındaki hikayeyi ve ebabil kuşlarının rolünü birlikte inceleyelim.
Fil Suresi (105. sure), 5 ayetten oluşur. Meali şöyledir:
Olay, İslamiyet'ten yaklaşık 50-55 yıl önce, miladi 570 yılı civarında (Peygamber Efendimiz'in doğum yılına yakın) yaşanmıştır. Yemen valisi Ebrehe, San'a'da görkemli bir kilise (Kulleys) yaptırmış ve tüm Arapların burayı ziyaret etmesini istemiştir. Ancak Kâbe'ye duyulan bağlılık devam edince, Ebrehe, Kâbe'yi yıkmak için büyük bir orduyla Mekke'ye yürümüştür. Ordusunda, o dönemin en güçlü savaş araçları olan filler (en meşhurunun adı Mahmud'du) bulunuyordu.
Mekkeliler, böyle bir orduyla savaşamayacaklarını anlayınca, dağlara çekilip Kâbe'nin kaderini Allah'a bıraktılar. Kâbe'nin koruyucusu Abdulmuttalib (Peygamberimiz'in dedesi), Ebrehe ile görüşmüş, ancak sadece develerinin geri verilmesini istemiş; Kâbe'yi ise "Onun sahibi var, O korur" diyerek Allah'a emanet etmiştir.
Ebrehe'nin ordusu Kâbe'ye saldırmak üzereyken, Kur'an'ın tasvir ettiği mucizevi olay gerçekleşti. Gökyüzü ebabil kuşları (Arapçada "sürüler" anlamına gelen "ebabil" kelimesiyle anılır) ile doldu. Bu kuşlar, her biri pişirilmiş çamurdan veya taştan (Siccil) yapılmış nohut tanesi büyüklüğünde taşlar taşıyordu. Kuşlar, bu taşları ordu üzerine bıraktı.
Taşlar, isabet ettiği her askeri ve fili delip geçiyor ve vücudu çürütüyordu. Bu, tarihi kaynaklarda veba benzeri bir salgın olarak da tasvir edilen, ilahi bir azap şekliydi. Ordu perişan oldu, Ebrehe de canını zor kurtarıp Yemen'e dönerken yolda öldü.
Ebabil kuşları, geleneksel olarak kırlangıca benzetilen, fakat onlardan farklı, toplu halde uçan, nadiren yere konan bir kuş türü olarak tasvir edilir. Bu olaydaki rolleri, doğal bir savunma mekanizması değil, ilahi iradenin seçilmiş bir aracı olmalarıdır.
Fil Suresi, sadece geçmişte yaşanmış bir olayı anlatmaz. Aynı zamanda, kibirli ve zorba güçlerin, Allah'ın dilemesiyle nasıl küçük ve basit görünen sebeplerle (kuşlar, çamur taşlar) yenilebileceğinin sembolik bir anlatımıdır. Ebabil kuşları, bu hikayede ilahi adaletin ve korumanın bir sembolü olarak hafızalara kazınmıştır. Sure, Müslümanlara, hakikat adına mücadele ederken asıl güvenilmesi gereken merciin Allah olduğu dersini verir.