Küba denilince akla gelen ilk şehir, hiç şüphesiz onun başkenti Havana'dır. Bu renkli ve canlı şehir, sadece ülkenin siyasi ve idari merkezi değil, aynı zamanda onun kalbi ve ruhudur. Karayipler'in bu büyüleyici başkenti, tarihi dokusu, müzikle dolu sokakları, ikonik klasik arabaları ve sıcak insanlarıyla dünyanın en özgün şehirlerinden biridir.
Havana, Küba'nın kuzeybatı kıyısında, Meksika Körfezi'nin girişinde yer alır. Sadece ülkenin başkenti değil, aynı zamanda en büyük şehri, başlıca limanı ve ticari merkezidir. Nüfusu 2 milyonu aşkın olan şehir, 15. yüzyılın sonlarında İspanyol koloniciler tarafından kurulmuş ve zamanla İspanyol İmparatorluğu'nun Yeni Dünya'daki en önemli stratejik noktalarından biri haline gelmiştir.
Şehrin en çok ziyaret edilen bölgesi, 1982'den beri UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Eski Havana'dır. Burası, kolonyal mimarinin en güzel örneklerini barındırır:
Havana, canlı kültürüyle ünlüdür. Sokaklar neredeyse her zaman salsa, son ve rumba ritimleriyle çınlar. Şehir, ünlü yazar Ernest Hemingway'in de uzun yıllar yaşadığı ve eserlerine ilham verdiği bir yerdir. El Floridita ve La Bodeguita del Medio barları, onun izlerini taşımaya devam etmektedir.
Havana'nın sokaklarını süsleyen 1950'lerin Amerikan klasik arabaları, şehrin en bilinen görsel kimliklerinden biridir. Küba'ya uygulanan ambargolar nedeniyle onlarca yıl boyunca tamir edilerek kullanılmaya devam eden bu renkli araçlar, artık şehrin mobil birer kültür mirası ve turistik bir cazibe merkezi haline gelmiştir.
Havana, 1902'de Küba'nın bağımsızlığını kazanmasıyla resmen başkent ilan edilmiştir. 1959 Küba Devrimi'nden sonra ise sosyalist hükümetin merkezi olmuştur. Günümüzde Havana, tarihi dokusunu korurken, yavaş yavaş modernleşen, canlı bir sanat ve edebiyat sahnesine sahip, dünyanın her yerinden ziyaretçiyi kendine çeken dinamik bir metropoldür.
Sonuç olarak, Havana sadece bir başkent değil; bir açık hava müzesi, bir müzik sahnesi ve direnişin, tarihin ve yaşam sevincinin bir arada harmanlandığı benzersiz bir şehirdir. Onu anlatmak için sadece "Küba'nın başkenti" demek, bu renkli mozaiği tarif etmekte yetersiz kalır.