Milli Mücadele, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük aşkıyla yaktığı bir meşaledir. Bu meşale, vatanın dört bir yanında kurulan cemiyetler ve yapılan kongrelerle daha da alevlenmiştir. İşgal altındaki topraklarda başlayan bu direniş ruhu, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde birleşerek Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atmıştır.
Mondros Ateşkes Antlaşması'nın ardından İtilaf Devletleri, Osmanlı topraklarını işgal etmeye başlamışlardır. Bu işgaller, Türk halkında büyük bir infiale yol açmış ve çeşitli direniş hareketlerinin doğmasına zemin hazırlamıştır. Halk, vatanı savunmak ve bağımsızlığı korumak amacıyla çeşitli cemiyetler kurmuştur.
Milli cemiyetler, işgallere karşı direnmek ve Türk halkının haklarını savunmak amacıyla kurulmuşlardır. Bu cemiyetler, genellikle bulundukları bölgelerde faaliyet göstermişler ve kendi imkanlarıyla mücadele etmişlerdir. İşte bazı önemli milli cemiyetler:
Milli cemiyetlerin yanı sıra, azınlıklar da kendi çıkarlarını korumak ve toprak elde etmek amacıyla çeşitli cemiyetler kurmuşlardır. Bu cemiyetler, genellikle İtilaf Devletleri tarafından desteklenmişlerdir ve Türk milletinin birliğini bozmaya yönelik faaliyetlerde bulunmuşlardır. İşte bazı önemli zararlı cemiyetler:
Cemiyetlerin yanı sıra, Milli Mücadele'nin örgütlenmesinde kongreler de önemli bir rol oynamıştır. Bu kongrelerde, vatanın kurtuluşu için izlenecek yol haritası belirlenmiş ve milli birlik ve beraberlik sağlanmıştır.
Milli Mücadele'nin örgütlenmesi ve cemiyetler, Türk milletinin bağımsızlık ve özgürlük için verdiği destansı mücadelenin önemli bir parçasıdır. Bu mücadele, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna giden yolda atılan önemli adımlardan biridir.
