🏞️ "Outside" Kelimesiyle İlgili İngilizce Örnek Cümleler
İşte "outside" kelimesinin farklı kullanımlarıyla ilgili bazı örnek cümleler:
- ☀️ The weather is beautiful, let's go outside. (Hava çok güzel, dışarı çıkalım.)
- 🌳 The children are playing outside in the garden. (Çocuklar bahçede dışarıda oynuyor.)
- 🏠 He left his shoes outside the door. (Ayakkabılarını kapının dışında bıraktı.)
- 🌃 It's cold outside, so wear a coat. (Dışarısı soğuk, bu yüzden bir mont giy.)
- 🚗 I heard a noise outside the window. (Pencerenin dışında bir ses duydum.)
- 🐾 The dog is waiting outside for his owner. (Köpek sahibi için dışarıda bekliyor.)
- 🍽️ We ate outside on the patio. (Verandada dışarıda yemek yedik.)
- 📚 She prefers to read outside in the sunshine. (Güneş ışığında dışarıda okumayı tercih ediyor.)
- 🚫 Smoking is not allowed outside this area. (Bu alanın dışında sigara içmek yasaktır.)
- 🏕️ They spent the night outside in a tent. (Geceyi bir çadırda dışarıda geçirdiler.)
🧭 "Outside" Kelimesinin Farklı Anlamları ve Kullanımları
"Outside" kelimesi sadece bir yerin dışını belirtmekle kalmaz, aynı zamanda farklı anlamlarda da kullanılabilir:
- 🎭 Outside of work, I enjoy painting. (İş dışında resim yapmaktan hoşlanıyorum.) - Burada "dışında" anlamında kullanılmıştır.
- 🎯 He is an expert outside of his field. (Kendi alanı dışında bir uzman.) - Yine "dışında" anlamında, uzmanlık alanı dışında anlamını taşır.
- 💼 Let's get an outside opinion on this matter. (Bu konuda dışarıdan bir görüş alalım.) - "Dışarıdan" veya "bağımsız" bir görüş anlamında kullanılmıştır.
✍️ Daha Fazla Örnek Cümle
- 🎶 The concert was held outside in the park. (Konser parkta dışarıda yapıldı.)
- 🖼️ The painting was displayed outside in the garden. (Resim bahçede dışarıda sergilendi.)
- 🔒 Keep the toys outside after playing. (Oynadıktan sonra oyuncakları dışarıda bırakın.)
- 🚶 I like to walk outside in the morning. (Sabahları dışarıda yürümeyi severim.)
- 🌃 The city looks beautiful from outside. (Şehir dışarıdan güzel görünüyor.)