Ölçme, en basit tanımıyla, bir niceliği veya özelliği, belirli bir birim veya standart ile karşılaştırarak sayısal bir değer atama işlemidir. Bu işlem, nesneleri, olayları veya özellikleri objektif bir şekilde tanımlamamızı, karşılaştırmamızız ve anlamlandırmamızı sağlar.
Ölçme, sadece fiziksel dünyayla sınırlı değildir. Zaman, sıcaklık, parlaklık, zeka, memnuniyet, başarı gibi soyut kavramlar da uygun araçlar ve yöntemler geliştirilerek ölçülebilir. Bu nedenle ölçme, bilimin, teknolojinin, ticaretin ve günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır.
Ölçmenin birincil amacı, belirsizliği azaltmak ve nesnel veri elde etmektir. "Sıcak", "uzun" veya "başarılı" gibi göreceli ifadeler yerine, "25°C", "1.78 metre" veya "100 üzerinden 85 puan" gibi herkes için aynı anlama gelen ifadeler kullanmamızı sağlar.
Ölçme işlemleri, ölçülen özelliğin türüne göre sınıflandırılabilir:
İyi bir ölçme işlemi iki temel özelliği taşımalıdır:
Bir ölçüm güvenilir ama geçerli olmayabilir. Ancak geçerli bir ölçüm mutlaka güvenilir olmalıdır.
Ölçme, farkında olmasak da günlük rutinimizin içindedir:
Bilimsel gelişmelerin temeli, doğru ve hassas ölçümlere dayanır. Tıptan mühendisliğe, astronomiden ekonomiye kadar tüm disiplinler, hipotezlerini test etmek ve yasalar oluşturmak için ölçme verilerini kullanır. Teknolojik ilerleme, daha hassas ölçüm cihazlarının geliştirilmesiyle doğrudan ilişkilidir.
Sonuç olarak, ölçme, kaosu düzene çeviren, dünyayı anlamlandırmamızı ve ilerlememizi sağlayan temel bir insan faaliyetidir. Nesnelliğin, karşılaştırmanın ve gelişmenin anahtarıdır.