Posner, eğitim programlarını analiz etmek ve anlamak için farklı "program türleri" olduğunu öne sürmüştür. Bu türler, okulda planlanan ile gerçekte yaşanan öğrenmeler arasındaki farkı anlamamıza yardımcı olur. 🎯
Bu, yazılı olan ve resmiyet taşıyan programdır. Eğitim bakanlığı, okul yönetimi veya öğretmenler tarafından hazırlanan ders planları, müfredatlar, ders kitapları ve kılavuzlar bu kapsama girer. 🏫
Bu program, öğretmenin sınıf içinde fiilen ne yaptığıdır. Resmi programın, öğretmenin yorumu, sınıfın ihtiyaçları ve çevresel koşullar nedeniyle değişime uğramış halidir. ➡️
Bu, açıkça yazılı olmayan ancak öğrencilere aktarılan değerler, inançlar, tutumlar ve sosyal normlardır. Okulun kültürü, öğretmen-öğrenci ilişkileri, törenler ve kurallar yoluyla informal olarak öğretilir. 🤫
Bu, öğrencilerin ne öğrendiğini ölçmek için kullanılan sınavlar, projeler ve performans görevleridir. Genellikle "not" ile ilişkilendirilir ve okul sisteminde neyin değerli olduğunu gösterir. ✍️
Bu, öğrencinin programdan gerçekte ne anladığı ve ne öğrendiğidir. Diğer tüm program türlerinin nihai sonucudur. Her öğrenci, kendi ön bilgisi, ilgisi ve öğrenme stiline göre farklı şeyler edinebilir. 🧩
💎 Sonuç: Posner'in bu ayrımı, eğitim sürecinin sadece yazılı belgelerden ibaret olmadığını, çok daha karmaşık ve dinamik bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Bir eğitim programını değerlendirirken bu beş türün de birbiriyle nasıl etkileşim içinde olduğuna bakmak gerekir.