Güneşli havaları kim sevmez ki? Sunny, İngilizce'de "güneşli" anlamına gelir. Gökyüzünde bulutların olmadığı, güneşin tüm parlaklığıyla parladığı, içimizi ısıtan o güzelim günler için kullanırız.
Bazen de gökyüzü kararır ve yağmur başlar. İşte o zaman rainy yani "yağmurlu" bir havadan bahsediyoruz demektir. Yağmurun sesi, toprağın kokusu... Rainy günler, bazen hüzünlü, bazen de romantik olabilir.
Kar taneleri dans ederek yere inerken etraf bembeyaz bir örtüyle kaplanır. İşte bu, snowy yani "karlı" bir havadır. Çocuklar için eğlence, yetişkinler içinse büyüleyici bir manzara demektir.
Ağaçların yaprakları hışır hışır sallanır, saçlarımız uçar... Windy, "rüzgarlı" anlamına gelir. Bazen serinletici bir esinti, bazen de fırtınalı bir hava olabilir.
Güneşin saklandığı, gökyüzünün bulutlarla kaplı olduğu günlere cloudy yani "bulutlu" hava deriz. Ne çok sıcak, ne de çok soğuk, cloudy havalar genelde ılımandır.
Termometreler yükselir, ter damlaları alnımızdan süzülür... Hot, "sıcak" anlamına gelir. Yaz aylarında sıkça karşılaştığımız, bazen bunaltıcı olabilen havalar için kullanırız.
Titremeye başlarız, kalın giysilere sarılırız... Cold, "soğuk" demektir. Kış aylarının vazgeçilmezi olan bu hava, bazen de buz gibi keskin olabilir.