İslam dininde, insanın beden ve ruh sağlığını korumak temel bir amaçtır. Bu amaç doğrultusunda, tüketilen gıdaların niteliği büyük önem taşır. "Helal" ve "Haram" kavramları, Müslümanların yaşam tarzını şekillendiren, yalnızca bir yasaklar listesinden ibaret olmayan, aksine bir hayat disiplini ve bilinçli tercihler bütünü sunan ilkelerdir. Bu yazıda, İslami perspektiften gıda maddelerinin sınıflandırılmasını, temel prensipleri ve modern dünyadaki yansımalarını ele alacağız.
İslam hukukunda gıdalar ve eylemler genellikle beş kategoride değerlendirilir. Gıda bağlamında en çok karşılaşılanlar:
İslami kaynaklarda haram kılınan gıdalar genellikle açıkça belirtilmiştir. Temel yasaklar şunlardır:
Kur'an'da defalarca yasaklanmıştır (Bakara, 2:173; Maide, 5:3; En'am, 6:145). Domuzun kendisi, yağı, jelatini ve her türlü yan ürünü haramdır.
Hayvan kesimi esnasında Allah'ın (c.c) adının anılmaması veya putlar/tanrılar adına kesilmesi, etini haram kılar.
Kendiliğinden ölmüş, boğulmuş, düşüp ölmüş, boynuzlanarak ölmüş veya yırtıcı hayvan tarafından parçalanmış hayvanların eti haramdır.
Hayvanın bedeninde bulunan ve kesim sırasında akıtılan kan haram kılınmıştır. Ancak ciğer, dalak gibi organlarda kalan kan helal kabul edilir.
Şarap, bira, rakı gibi alkollü içkiler ve aklı örten, sarhoşluk veren her türlü madde kesinlikle haramdır.
Bir hayvanın etinin helal olması için sadece türünün helal olması yeterli değildir. İslami usullere uygun şekilde kesilmesi de şarttır. Bu usullere Zebh veya Şer'i Kesim denir.
Günümüzde gıda üretim süreçleri oldukça karmaşık hale gelmiştir. Birçok işlenmiş gıdada, kaynağı belirsiz katkı maddeleri, enzimler, jelatinler ve aroma vericiler kullanılmaktadır. Bu durum, "şüpheli gıda" alanını genişletmiştir.
Bu ihtiyaca binaen, Helal Sertifikasyon kuruluşları ortaya çıkmıştır. Bu kuruluşlar:
Helal sertifika logosu, tüketici için bir güven işaretidir ve sadece Müslümanlar için değil, temiz, hijyenik ve etik üretim arayan tüm tüketiciler için önemli bir referans haline gelmiştir.
Helal gıda anlayışı, yalnızca mideyi doyurmaya yönelik bir eylem değil, bir ibadet bilinci ve Allah'a şükür halidir. Mümin, helal lokma yemeye özen göstererek Rabbi'nin sınırlarına riayet eder, bedenine ve ruhuna zararlı olanlardan uzak durarak kendine değer verir. Modern çağda, bu bilinç; okumayı, etiket incelemeyi, araştırmayı ve helal sertifikasyon gibi güvenilir yollara başvurmayı gerektirmektedir. Nihayetinde, helal ile beslenen beden ve ruh, ancak o zaman gerçek manada sağlıklı ve huzurlu olabilir.