Dolaşım sisteminin fizyolojisini anlamak için kan basıncı, akış hızı ve toplam kesit alanı arasındaki ilişkiyi grafiksel olarak analiz etmek kritik öneme sahiptir. Bu üç parametre, damar sisteminde kanın nasıl hareket ettiğini ve dağıldığını belirleyen temel faktörlerdir.
Kan basıncı, kalpten uzaklaştıkça azalır ancak bu azalış lineer değildir.
Süreklilik denklemine göre: \( Q = A \times v \)
Burada:
📉 Önemli Gözlem: Toplam kesit alanı arttıkça (arteriyollerden kılcallara geçişte) akış hızı azalır. Kılcal damarlar en büyük toplam kesit alanına sahiptir, bu nedenle kan akış hızı en düşük düzeydedir.
\( Q = \frac{\pi \Delta P r^4}{8 \eta L} \)
Burada:
\( v = \frac{Q}{A} \)
Kılcal damarlarda A çok büyük olduğundan, v çok küçüktür. Bu da gaz ve nutrient değişimi için ideal ortam sağlar.
Vücut, arteriyollerin çapını değiştirerek (vazokonstriksiyon/vazodilatasyon) hem basıncı hem de akış hızını düzenler. Bu otoregülasyon mekanizmaları, grafiklerdeki eğrilerin sabit koşullarda bile dinamik olabileceğini gösterir.
| Damar Tipi | Basınç | Toplam Kesit Alanı | Akış Hızı |
| Aort | Yüksek | Küçük | Yüksek |
| Arteriyoller | Orta-Yüksek | Orta | Orta |
| Kılcallar | Düşük | En Büyük | En Düşük |
| Venler | Çok Düşük | Büyük | Düşük |
Kan dolaşımının verimliliği, bu üç parametrenin optimal dengesine bağlıdır. Kılcal damarlardaki düşük hız ve basınç, dokularla madde alışverişi için idealdir. Arteriyoller ise "direnç damarları" olarak ana basınç regülatörleridir. Bu grafiksel ilişkileri anlamak, kardiyovasküler fizyoloji ve patolojileri kavramak için temel oluşturur.